Antalya Ticaret Borsası, Antalya Tarım Konseyi ve Antalya Tarım ve Orman Müdürlüğü işbirliğiyle düzenlenen Avokado E-Çalıştayı, akademisyenler …
Antalya Ticaret Borsası, Antalya Tarım Konseyi ve Antalya Tarım ve Orman Müdürlüğü işbirliğiyle düzenlenen Avokado E-Çalıştayı, akademisyenler, uzmanlar ve sektör temsilcilerinin katılımıyla yapıldı. 5 gün süren ve ABD, Kanada, Güney Afrika, İspanya, İsrail ve İngiltere gibi ülkelerden de konukların katıldığı uluslararası nitelikteki çalıştayda çekirdeğinden sofraya avokadoya ilişkin her şey konuşuldu. Avokado E-Çalıştayı’nın sonuç bildirgesi yayımlandı.
ATB ve ATAK Başkanı Ali Çandır, üretim miktarı ve alanı her geçen gün artan avokadonun doğru planlama ve yöntemlerle üretilip ticaretinin yapılması için ele aldıklarını getirdiklerini belirterek, çalıştayın sonuç bildirgesinin ilgili kurum kuruluş ve karar vericilere ileteceklerini bildirdi.
Antalya Tarım ve Orman müdürü Gökhan Karaca, avokado tarımı yapan ve yapmak isteyen çiftçi ve girişimleri, akademisyen ve uzmanlarla buluşturarak bilgi birikimini, Antalya ve ülkemiz çiftçilerine ulaştırmak amacıyla çalıştayı düzenlediklerini söyledi. Karaca, verimli geçen çalıştayın sektöre yol göstereceğini kaydetti.
“Üretim alanı 10 yılda yüzde 78 arttı”
Avokado E-Çalıştayı sonuç bildirgesinde, avokadonun üretim alanı ve üretim miktarının dünyada ve Türkiye’de her geçen gün arttığı belirtilirken, “Dünyada son 10 yılda avokado üretim alanı yüzde 78, üretim miktarı ise yüzde 127 artmıştır. OECD ve FAO raporlarına göre, 2030 yılına kadar avokadonun muzdan sonra en çok ticareti yapılan ikinci sıradaki tropikal meyve olacağı ve üretim artışı ile birlikte mango ve ananası geride bırakacağı öngörülmüştür” denildi.
“Türkiye’de üretim alanı yüzde 116 arttı”
Türkiye’de avokadonun son 10 yılda üretim alanının 18.7 katına, üretim miktarının ise 7.5 katına çıktığı kaydedilen bildirgede, “Son yılda üretim alanları yüzde 116, üretim miktarı ise yüzde 53 artmıştır. Bu artış eğiliminin devam edeceği öngörülmektedir” denildi. Türkiye’de avokado üretilen alanların yüzde 77’sinin Antalya’da olduğu belirtilen bildirgede, “Antalya’nın üretim miktarındaki payı ise yüzde 78’dir” denildi.
Bildirgeye göre, Antalya’da son 1 yılda üretim alanı yüzde 144 artarken, üretim miktarı yüzde 44 arttı. Son 10 yılda üretim alanı 16 katına çıkarken, üretim miktarı 7 kat artış kaydetti. Üretim alanlarında Mersin’in payı yüzde 19, Adana’nın yüzde 3, ve Muğla’nın yüzde 1.2, Hatay’ın yüzde 0.8, İzmir’in yüzde 0.1 olduğuna dikkat çekilen bildirgede, üretim miktarında Mersin’in payı yüzde 20, Adana’nın yüzde 0.1, ve Muğla’nın yüzde 0.9 Hatay’ın yüzde 1.2, İzmir’in yüzde 0.1 olduğu belirtildi.
“Türkiye ihracatta avantajlı”
Türkiye’nin Avrupa ve Orta Doğu pazarına yakın olması nedeniyle üretimin artması durumunda ihracat şansını artıracağı vurgulanan bildirgede, “Yeşil mutabakatta AB’nin ithal ettiği ürünlerde karbon ayak izinin azaltımı politikasına göre Türkiye’yi ihracatta avantajlı konuma getirecektir” ifadelerine yer verildi.
“Üreticilere uyarılar”
Sonuç bildirgesinde, avokado yetiştiriciliğiyle ilgili de uyarılarda bulunuldu. Avokadoda bahçe tesis edilecek alanların, ekolojik koşullar açısından uygun olmasının önemi belirtilen bildirgede, “Uygun olmayan alanlarda bahçe tesisi, kaynakların israfına yol açacaktır” denildi. Bahçe tesisinde çeşidin ekolojiye uygun olarak yapılması gerektiği kaydedilen bildirgede, sertifikalı fidan kullanımının önemine dikkat çekildi. Bildirgede, “Türkiye şartlarına uygunluğu, yapılan adaptasyon denemeleri ile tespit edilmiş çeşitlerle bahçe tesis edilmelidir” denildi. Üreticilerin teknik bilgi yönünden yetersiz olduğu kaydedilen bildirgede, bu yönde çalışmalar yapılması önerildi. Avokadoda hasat dönemine önemli olduğu belirtilen bildirgede, hasat zamanının belirlenmesinde minimum kuru madde ve yağ oranı dikkate alınması gerektiği vurgulandı.
“Damla sulama vurgusu”
Küresel ısınmanın etkisiyle, yeraltı su kaynaklarının daha verimli kullanılabilmesi için damla sulama yöntemi ile sulama yapılmasının önemine dikkat çekilen bildirgede, üreticilerin karşılaştıkları sorunların köklü çözümü için kooperatifleşmeleri gerektiği kaydedildi.