Oyun Terapisti Huri Aydoğan oyunun, çocuğun dile getiremediği duygularını yansıtmasında önemli bir araç olduğunu, oyunla birlikte sorunlara çözüm …
Oyun Terapisti Huri Aydoğan oyunun, çocuğun dile getiremediği duygularını yansıtmasında önemli bir araç olduğunu, oyunla birlikte sorunlara çözüm bulmayı öğrendiklerini, özellikle grup oyunlarında bilgi aktarımı, iş birliği ve iletişimin geliştirilebildiğini söyledi.
Eğitim hizmetleri ve çözüm ortaklığı konusunda Atlas Üniversitesi ile iş birliği halinde olan DİLGEM’in, Oynayalım & Eğlenelim & Öğrenelim isimli etkinliği, öğrencilerden yoğun ilgi görüyor. Üniversitenin öğrencilerinin yanı sıra diğer üniversitelerin Dil ve Konuşma Terapisi, Ergoterapi, Psikoloji, Psikolojik Danışmanlık, Özel Eğitim Öğretmenliği, Okul Öncesi Öğretmenliği, Çocuk Gelişimi ve Eğitimciliği, Odyoloji ve Sınıf Öğretmenliği öğrencilerinin de ilgisini çeken etkinlikte, Almanya’dan ithal yaklaşık 150 farklı Eğitici Oyun, Kutu Oyunu, Akıl-Zeka Oyununun kullanımı, öğrencilere 3 saat süresince Çocuk Gelişimi Uzmanı Elif Nur Yılmaz tarafından anlatılıyor.
Çocuk Gelişimi Uzmanı Yılmaz, “Eğitimi ve terapiyi başarıya götüren faktörlerin başında materyal geliyor. Eğitici oyun ve materyallerle çocukların Dil ve Konuşma, Bilişsel, İnce-Kaba Motor Gelişimlerini desteklemek mümkün” dedi.
“Oyun, çocuğun zihinsel aktivitesidir”
Çocukla bağ kurmada en kolay yolun oyun olduğunu vurgulayan Yılmaz, “Oyunlar yoluyla çocukların eğlenceli bir şekilde gelişimleri desteklenebilir. Fakat oyun bir çocuk için sadece eğlence olarak düşünülmemelidir. Ziya oyunun niteliğinin çocuğun duygusal, zihinsel, sosyal gelişimini desteklediği, erken yaşlardan itibaren çocukların duygu ve düşüncelerini oyun yoluyla ifade ettikleri, çocukların oyun esnasında her çeşit kavramı ve nesneyi tanıyarak kullanım özelliklerini ve görevlerini öğrendikleri, bu öğrenmenin, zihinde bir bilgi birikimi ve çalışma açısından gelişme olduğunu göz ardı etmemek gerekir” şeklinde konuştu.
Öğrenilen kavram ve nesnelerin ifade olarak kullanılması ve kelime dağarcığına katılmasının ayrı bir özellik olduğunu, oyun sırasında çocukların bilgilerini aktarmayı, komut almayı ve vermeyi, tahminlerde bulunmayı ve hayali durumları ifade edebilmeyi öğrendiklerini belirten Yılmaz, sözlerini şu şekilde tamamladı:
“Çocuklar sürekli olarak zihinsel faaliyet içerisinde de oldukları için ’’Oyun, çocuğun zihinsel aktivitesidir’’ denebilir. Yeni kavramları ve nesneleri tanıma ve kullanmayı öğrenen çocuklar, farkında olmadan bu kavramaları ve nesneleri kıyaslayarak özelliklerini algılar. Çocuk, oyun esnasında içerisine girmiş olduğu zihinsel çalışmayla doğru orantılı olarak algılama, yorumlama, değerlendirme ve karar verme gibi yetenekleri geliştirir.”
“Oyunlar sorumluluk almayı öğretir”
Oyunun çocuklar için önemine değinen Oyun Terapisti Huri Aydoğan, “Oyun, çocuğun dile getiremediği duygularını yansıtmasında önemli bir araç. Travmaya maruz kalmış çocuklar, oyun yoluyla daha önce kimseyle paylaşamadıkları duygularını (nefret, korku, kin, kaygı, ayrılık) somutlaştırarak yansıtıyor” diye konuştu.
Çocukların, oyunla birlikte sorunlara çözüm bulmayı öğrendiklerini, oyunun getirmiş olduğu kurallar ile birlikte çocukların sorumluluk almayı öğrendiklerini ve kendilerine güvenlerinin arttığını ifade eden Aydoğan, şöyle konuştu:
“Psikolojik gelişim içerisinde değinilen üreticilik özellikleri, oyunda öğrenilen ve geliştirilen zihinsel faaliyetlerden biridir. Çocuklarda sosyal gelişimi desteklemeye yardımcı olan en önemli unsulardan biri oyun olup, özellikle grup oyunlarında bilgi aktarımı, iş birliği, insanlarla iletişim kurma ve yardımlaşma duyguları gelişir. Çocuklar, oyun gereği verilen rolü üstlenerek o rolün toplumsal kurallarını ve görevini de öğrenirler.”
“Her bir oyunun hedefi farklıdır”
“Ülkemizde çocuk gelişimine yönelik eğitici oyunların yok denecek kadar az olduğunu, var olan oyunların eğitici olmayıp daha çok eğlence içerdiğini, Avrupa’da ise süpermarketlerde bile eğitici oyunların satıldığını” ifade eden DİLGEM Kurucusu, Özel Eğitim Öğretmeni Kürşat Arıkmert, anne-babaların çocuklarıyla birlikte eğitici oyunlar oynaması gerektiğini, Avrupa’da böyle bir kültürün gelişmiş olduğunu, hatta her bir oyunun hedefinin farklı olduğunu, bu açığı 2014 yılında fark edip Avrupa’nın en büyük terapi ve eğitim materyali firması PROLOG ile ortak olduklarını söyledi.
